İletişim:     0(216) 456 12 01
                                                          What's Up: 0(546) 457 12 01

Gebelikden korunmas yolları

AİLE PLANLAMASI VE DOĞUM KONTROLÜ HAKKINDA HER ŞEY

Aile Planlaması Ne Demek?

Aile planlaması çiftlerin diledikleri zamanda, bakabilecekleri sayıda çocuk sahibi olmalarıdır. Aile planlaması kavramı Nüfus planlaması ve doğum kontrolü kavramlarından farklıdır. Aile planlaması bireyler ya da eşlerin istenmeyen gebeliklerden sakınmalarına, iki doğum arasındaki süreyi düzenlemelerine yaş ve sosyoekonomik durumlarını göze alarak ne zaman ve ne kadar çocuk sahibi olacaklarına karar vermelerine, çocuğu olmayan eşlerin çocuk sahibi olmalarına yardım eden uygulamaların tümüdür, amaç sağlığı korumaktır. Aile planlaması aile sağlığı demektir. Nüfus Planlamasının önemi ise kontrolsuz çoğalan ve dünyayı hızla tüketen insan nüfusunun yaratacağı sorunlar nedeniyledir. Dünya nüfusunun son 100 yıl içerisinde hızla artması ve 1930’larda 2 milyar iken günümüzde yaklaşık 6 milyar olarak tahmin edilmesi, nüfus kontrolüne ayrı bir önem katmaktadır. Eğer nüfus artışı bu şekilde devam ederse 2200 yılında dünya nüfusu 500 milyara erişecektir.

En iyi doğum kontrol yöntemi hangisidir?

En iyi doğum kontrol yöntemi kişiden kişiye değişir, aynı kişide bile zamanla yaşa ve ihtiyaca bağlı olarak değişiklik gösterebilir, bu nedenle tavsiyemiz cinsel hayatı olan her bayanın bu konuda kendi jinekoloğundan danışmanlık alarak birlikte uygun yöntemi seçmeleri yönündedir. Örneğin cinsel hayatın başında, bilinen önemli bir sağlık problemi olmayan genç bir bayan için düşük dozlu doğum kontrol hapları ilk seçenek iken spiral ilk tercih değildir. Doğum yapmış veya emziren veya ailesinde meme kanseri hikayesi olan veya 35 yaşın üzerinde olan ve sigara içen bir bayan için ise doğum kontrol hapı kesinlikle ilk seçenek değildir.

Günümüzde kullanılan doğum kontrol yöntemleri (istenmeyen gebeliklerden korunma yöntemleri) nelerdir?

Genel olarak yöntemleri kalıcı veya geçici olarak ikiye ayırmak mümkün olabilir. Kalıcı yöntemlerden: tüplerin bağlanması en sık kullanılan yöntemdir, çocuk sayısını tamamladığını düşünen çiftlerin her ikisinin de rızası ile bayanın veya erkeğin tüpleri bağlanabilmekte ve bu işlemler günümüzde minimal invaziv olarak yapılabilmektedir.

Kadınlarda tüplerin bağlanması işlemi sezaryen ameliyatı sırasında da kolaylıkla yapılabilir. Tüplerin bağlanması her ne kadar geri dönüşümsüz bir yöntem olarak düşünülse de tüpleri bağlanan bir kadın veya erkek sonradan gebelik isterse 2 seçeneği vardır: Mikrocerrahi ile tüpler reanastomoz ile tekrar işler hale getirilebilir veya Tüp bebek yöntemi ile tekrar gebe kalabilir. Tüplerin bağlanması sexüel disfonksiyon yaratmaz, sadece gebe kalınmasını engeller.

Kalıcı olmayan yöntemlere gelince: Bunlar kullanıldığı süre içinde koruma sağlar. Doğum kontrol hapları, spiraller, cilt altı implantlar gibi: Bunlar kullanıldığı sürece etkilidir, kullanımları bırakıldığında etkileri biter. Örneğin doğum kontrol hapı kullananlar bıraktıktan sonra gebe kalabilir, hatta düzenli kullanmazlarsa bile gebe kalabilirler, unutmadan , atlamadan düzenli kullanmak doğum kontrol hapında korunmanın sağlanması için çok önemlidir. Doğum Kontrol hapları, Rahim içi araçlar (Spiral veya RİA), aylık veya 3 aylık iğneler, cilt altı implantlar, vajinal halka ( Nuvaring) gibi tıbbi yöntemler dışında dışarı boşalma, takvim yöntemi gibi başarı oranı düşük yöntemler de kullanılmaktaıdr.

Ülkemizde sıklıkla geleneksel yöntemler tercih edilir: bu yöntemler geri çekilme(koitus interruptus), takvim ( yumurtlama günü takibi ile) ve cinsel ilişki sonrası vajinal duş yapılması yöntemleridir. Öncelikle vajinal duşun kanıtlanmış hiçbir faydası yoktur: Çünkü gebelik çoğunlukla boşalma anında ilk olarak atılan spermler tarafından olmaktadır. Geri çekme cinsel ilişki sırsında tam boşalma anı geldiğinde erkeğin penisini geri çekerek ‘ dışarıya boşalması anlamına gelmektedir. Geri çekilme yönteminde de başarısızlık yaklaşık %38 civarında ve oldukça yüksektir.Yöntem erkeğin kontrolüne, ilişki tecrübesine ve penis vajina içindeyken boşalmamasına bağlıdır. Bunun dışında erkek boşalmadan önce gelen ilk sıvının içinde sperm hücrelerinin bulunması da risk oluşturur. Bu nedenle bu yöntem sadece gebelik olsa da çok sorun olmaz diyenler dışında uygun bir korunma yöntemi değildir. Daha etkin korunma yöntemi ihtiyacı olanlara sıklıkla önerilen yöntemler: kondom (prezervatif),Rahim içi araç (RİA) (Spiral) ,doğum kontrol hapları, Vajinal halkalar, cilt altı implantlardır.

Bariyer Yöntemleri; Erkeklerin kullanacağı: Kondom (prezervatif), Kadınların kullanabileceği; Vajinal Diyafram,Servikal Başlık,Vajinal Kondom Kondom(prezervatif)


Özellikle cinsel yolla bulaşan hastalıkları engellediği için kabul gören bir yöntemdir. Yönteme ait başarısızlıklar sanıldığını aksine yapım hatalarından çok kullanım hatalarına bağlıdır. Kondom ilişkiye başlanmadan takılmalı, erkek boşaldıktan sonra penisin sertliğini kaybetmesi ile semenin vajinaya bulaşması engellenmelidir. Vajinal diyafram  vajinaya yerleştirilen rahim ağzını da içine alacak şekilde arkaya doğru uzanan bir bariyer yöntemidir. Yurt dışında bazı ülkelerde yaygın kullanım alanı bulmuşsa da ülkemizde pek kullanım alanı bulamamıştır, spermisidlerle beraber kullanılır.

 vajinal diyafram


Ülkemizde yaşayan pekçok kadın malesef yetiştirilme tarzı nedeniyle vajinaya yerleştirilen yöntemlere sıcak bakmamaktadırlar. Vajinal bariyer yöntemlerinin kadının kendi vajinasına uygulaması gerekmektedir. Ayrıca kadın kondomu (femidon) uygulayabilen kadınlar için iyi bir yöntemdir. Servikal başlık diyaframın rahim ağzına yerleştirilen şeklidir. 24 saat süreyle yerinde kalabilir. En önemli dezavantajı yerleştirilmesindeki zorluktur. 

Spermisidler

Spermisid: spermleri öldüren; vajinaya yerleştirilen sperme etkili olan toksik kimyasal maddelerle gebeliğin önlenmesi prensibine dayanır. Aslında bu yöntem, sirke, limon ve pek çok maddenin kullanılmasıyla geleneksel bir yöntem olarak uzun bir geçmişe sahiptir. Bu yöntem günümüzde köpük, jel, fitil, krem gibi çeşitli formlarda kullanılmaktadır. Koruyucu etkileri düşük olduğu için başka bariyer yöntemleriyle beraber kullanılması daha uygun kabul edilir.

Doğum Kontrol Hapları (Oral Kontraseptifler: OK)

Günümüzde özellikle gençler arasında en sık kullanılan yöntemdir ve genç ,sağlıklı ve doğum yapmamış bir bayan için en ideal yöntemlerdendir. Kadınların doğal olarak vücudunda bulunan östrojen ve progesteron adlı hormonların sentetik formlarıdır. Genel olarak yumurtlamayı baskılayarak gebeliği engeller. DKH 21 tabletlik ve 28 tabletlik formlarda satılmaktadır. 21 Günlük haplar; Birçok hormonal yöntemde olduğu gibi OK lara da adetin ilk günlerinde başlanır, 21 gün süre ile hergün , mümkünse aynı satte 1 adet hap kullanılır, kutu bitince 7 gün ara verilir, bu 7 günlük sürede adet kanaması gerçekleşir. 7 günlük arayı takiben yeni bir kutuya başlanır. 7 günlük arada ekstradan bir korunmaya gerek yoktur. Bu ilaçların kullanımında unutulmaması gereken bir nokta adetin ilk günü içinde başlanmazsa ilk kutuda koruyuculuğun düşük olduğudur, adetin ilk günü başlandığında koruyuculuğu başlar ancak sonraki günlerde başlandığında ilk kutuda mutlaka ek bir yöntemle korunulmalıdır. Sonraki kullanımlarda adet gününe bakılmaz, kutu bitince 7 gün aradan sonra yeni kutuya başlanır. Genellikle 1. kutuda adetin ilk 5 günü tercihen de 1. günü ilaç alınmaya başlanmalı ve kutu bitince takip eden 7 günlük aradan sonra 2. kutuya başlanmalıdır.  28 adet ilaç içeren kutularda kutu bitince hiç ara verilmeden ertesi gün yeni kutuya başlanır ve devam edilir, Adet kanaması çoğunlukla kutunun son haplarında başlar, yeni kutuya başlarken adetin bitip bitmemesinin önemi yoktur. DKH’ nın kullanımının en önemli avantajı etkili bir koruma sağlamasıdır.

 dogum kontrol hapları


DKH’ nın gebelikten koruyucu etkilerinin yanında pek çok yararlı etkileri de vardır: • Adet kanama miktarını azaltıp demir eksikliğinden kaynaklanan düzensizliği azaltırlar. • Adetleri daha düzenli hale getirirler. • Adet öncesi gerginlik, adet ağrısı ve endometriozise ait şikayetleri azaltırlar. • Rahim iç zarı ve yumurtalık kanseri riskini azaltırlar. • Dış gebeliği önlerler. • Kemik erimesi ve romatoit artrit riskini azaltırlar. • Rahim enfeksiyonlarını azaltırlar. • Tekrarlayan fonksiyonel yumurtalık kistlerinin görülme sıklığını azaltırlar. • Hem son derece etkili (%99) hem de çok iyi geri dönebilirlik gösterirler.
Doğum Kontrol Hapları’nın dezavantajları ve yan etkileri En sık görülen yan etki bulantı ve memelerde hassasiyet yapmasıdır, çoğunlukla zamanla tolere edilebilir etkilerdir. Uzun kullanımda cinsel isteksizlik ve depresif duygu değişiklikleri yapabilir, özellikle depresif duygu durumu ortaya çıkışı konusunda kullanıcı uyarılmalıdır. Yine uzun dönem kullanımlarda memeler üzerine estrojenin olası yan etkileri nedeniyle düzenli meme kontrolleri yapılmalı ve mümkünse hiçbir hormon ilacı 5 yıldan uzun ( kişisel ihtiyaçlar ve farklılıklar dışında) kullanılmamalıdır.
Doğum kontrol haplarının kullanımında akciğer ve beyin damarlarına pıhtı atımı olaylarındaki artış, üzerinde en çok durulmuş konudur. Doğum kontrol haplarının kullanımında ve ameliyat sonrasında derin venlerde pıhtı görülmesi açısından belirgin bir ilişki mevcuttur. Ancak bu etkiler özellikle 35 yaşın üzerinde ve sigara içen bayanlarda tehlike oluşturmaktadır. Damar tıkanıklığı öyküsü olan hastalar, beyin damarlarında herhangi bir hastalığı olan hastalar, kalp-damar hastalığı öyküsü olan hastalar, bilinen ya da şüpheli meme kanseri öyküsü, gebelik şüphesi, karaciğer tümörü öyküsü olan hastalar, karaciğer fonksiyon testleri bozukluğu, gebelik sırasında geçirilmiş safra taşı öyküsü, 35 yaşın üzerinde ve günde 15’ in üzerinde sigara kullanımı ve tanı konmamış vajinal kanaması olan bayanlar kesinlikle doğum kontrol kullanmamalıdır.

Ertesi Gün Hapı Nedir?

Düzenli bir birlikteliği olan çiftler için uygun bir yöntem değildir.Korunmasız cinsel ilişkiden sonra veya tecavüze bağlı gebelikler gibi kesinlikle istenmeyen ve öngörülemeyen bir durumda kullanılabilir, rahim iç zarına emrbiyonun yerleşmesini önler,ilişkiden sonraki 72 saat içinde alınmalıdır, ilişki sonrası ne kadar erken alınırsa etkinliği o derece fazladır. Hormon ilaçlarında görülen bulantı gibi yan etkiler görülebilir. Ülkemizde piyasada Ella isimli preperat bulunabilmektedir.

Aylık iğne (Mesigyna) ve üç aylık iğne (Depo Provera)

Aylık iğneler ayda 1 kas içine yapılan enjeksiyon şeklinde uygulanan ve içinde estrojen ve progesteron hormonları bulunan preperatlardır. Doğum konrtol hapı kullanımına engel durumu olanlar aylık iğne için de uygun değildir. Doğum kontrol hapı hergün ilaç içmeye alışamayan ve unutan kişiler için uygundur, ilk iğne adetin ilk günlerinde yapılır, sonraki enjeksiyonlar tam 1 ay sonra yapılır. İlk enjeksiyondan 15 gün sonra tekrar bir adet kanaması izlenir ve adet kanamalrı genelde enjeksiyondan sonraki 15. güne kayar. Yani ilk uygulandığı ay ayda 2 kez kanama olabilir, bu konuda kullanıcılar uyarılmalıdır. 3 aylık iğneler sadece progesteron içerirler. Uygulandıktan sonra genellikle amenore dediğimiz adet olamama durumu söz konusudur, İğnelerin bu etkisi rahim iç zarını incelttikleri için olur, menapoz söz konusu değildir. Ancak bu durum çoğunlukla düzenli adet olan bayanlarda sıkıntı yaratabilir. Bu nedenle bu korunma yöntemi daha çok doğum sonrası emzirme döneminde tercih edilebilir Çünkü emzirme dönemi boyunca kadınlar zaten düzenli adet olmayabilirler ve bu ilacın içeriği süte ve emzirmeye zarar vermez.

Cilt Altı İmplantlar (İmplanon, Nexplanon)

 ciltaltıimplant,nexplanon

Genellikle aktif olarak kullanılmayan kolun üst ve iç kısmına özel aplikatörü ile uygulanan, kibrit çöpü uzunluğunda ve biraz daha ince yapıda, progesteron hormonu içeren 3 yıllık korunma sağlayan bir yöntemdir. Avantajı sadece 1 kez uygulandıktan sonra 3 yıl herhangi bir işlem gerekmemesidir. Diğer tüm hormonal yöntemlerde olduğu gibi şişkinlik, memelerde hassasiyet, kanamalada düzensizliklere neden olabilmesi dezavantajlarıdır.



Spiral (Rahim İçi Araç, RİA)

Dünyada en yaygın olarak kullanılan uzun süre kullanılabilen ve etkinliği çok yüksek olan korunma yöntemlerindendir. Genel olarak 4 tipi vardır, Katkısız Spiraller Metal içeren T Spiraller ( Bakır, Gümüş, Altın) Hormonlu Spiraller Boncuklu Spiral (Gynefix) Tüm spiraller kanamalı iken rahim içine uygulanırlar. En yaygın kullanılanları Bakırlı T şeklinde olanlardır. Bakır allerjisi olan veya adet kanamaları fazla olan bayanlarda bakırlı olanların dışındakiler tercih edilir. Özellikle myomları, geçirilmiş polipleri, fazla kanamalar nedeniyle kansızlığı olan bayanlarda ilk tercih hormonlu spiraller (Mirena) dır.

 mirena,hormonluspiral

Bekar doğum yapmamışla bayanlarda spiral ilk tercih olmamakla birlikte yeni olarak kullanıma giren boncuklu Spiral ( Gynefix) vajinaya uzanan bir ipinin olmaması ve bu nedenle vajinal bir enfeksiyonu tüplere iletememesi nedeniyle tercih edilebilir.


 gynefix,boncuklu spiral



Çünkü standart T spiraller vajinadaki ipleri ve rahim içinde tutunmalarını sağlayan kolları vasıtası ile özellikle çok partnerli bayanlarda enfeksiyona yatkınlık yapabilirler.

Vajinal Halka (Nuvaring)


 nuvaring vajinal halka

Uygulaması oldukça kolay, ağrısız ve güvenilir bir yöntemdir, içerik olarak doğum kontrol haplarına benzer. Her gün bir miktar hormonu salgılayarak bu hormonların vajinal yolla emilmesi sonrası etkili olur, doğum kontrol haplarına göre adet düzensizliği şikayeti daha az olmaktadır ayrıca ağız yolu ile alınan doğum kontrol hapına göre sistemin yan etkileri daha az olmaktadır. Nuvaring 1.7 mg etonestrel ve 2.7 mg etinilestradiol içerir.Kullanımı da doğum kontrol hapına benzer şekildedir. İlk kullanımda adetin 1. günü vajinaya yerleştirilir, 21 gün vajinada kalır ( kullanan bayanlar çoğunlukla partnerlerinin rahatsızlık hissetmediğini söylerler)sonra halka çıkarılır ve 7 gün halka kullanılmaz. Sonrasında yeni bir halka yerleştirilir.